wpe1.jpg (71496 bytes)

 

DİKKAT !!!

HAZIR GIDALARDA KANSEROJEN KATKI MADDELERi !!!

(Hacettepe Üniversitesi araştırma sonuçları) 

***DOĞAL GIDALAR TÜKETELİM***

Piyasada satılan HAZIR GIDA maddeleri ülkemizde, insan sağlığını ciddi biçimde etkileyecek derecede KATKI MADDELERİ içermektedir. Ancak bu maddeler, tüm çabalara rağmen, medya aracılığı ile reklam edilmektedir. 

Günümüzde gıda sektörü büyük bir tröst halini almıştır. Örneğin, hiçbir yayın organında KOLA'nın zararlı olduğunu göremezsiniz. Ancak biz tüketiciler, aile fertlerimizi, çevredeki arkadaşlarımızı haberdar ederek BİLİNÇLENDİREBİLİRİZ. Son yıllarda KANSER vakalarının neden devamlı ARTIŞ gösterdiğini hiç düşündünüz mü?

Siz çocuğunuzun KANSEROJEN MADDE içeren gıda almasını ister misiniz?

Peki  NİYE evinize KETÇAP alıyorsunuz?

Sizlere aşağıda sunduğumuz tablo, alacağınız hazır gıda maddelerindeki KATKILAR’la ilgili bilgi vermektedir. 

SİZİN SAĞLIĞINIZ İÇİN:

Lütfen herhangi bir gıda maddesini SATIN ALMADAN ÖNCE ambalajın üzerini dikkatle inceleyip KATKI MADDELERİNİ belirleyiniz. 

ZARARI SAPTANMAMIŞ KATKILAR

E100, E103, E104, E105, E111, E121, E122, E126, E130, E132, E140, E151, E152, E160, E161, E162, E163, E170, E174, E175, E180, E181, E200, E201, E202, E203, E236, E237, E238, E260, E261, E262, E263, E270, E280, E281, E282, E290, E300, E301, E303, E304, E305, E306, E307, E308, E309, E322, E325, E326, E327, E331, E332, E333, E334, E336, E337, E382, E400, E401, E402, E403, E404, E405, E406, E408, E410, E411, E420, E421, E422, E440, E471, E472, E473, E474, E475, E480 

ŞÜPHELİ KATKILAR

E125, E141, E150, E153, E171, E172, E173, E240, E241, E477, E605, E220, E221, E222, E223, E224, E338, E339, E340, E341, E460, E461, E466, E407 (Mide ve bağırsak hastalıkları) E200 (Vücuttaki vitamin B12+’yi yok ediyor)  

E250, E251, E320, E321 (Kalp hastalıkları, Damar sertlikleri ve tıkanıklıkları) 

TEHLİKELİ KATKILAR

E102, E120, E311, E312 (Nerolojik hastalıklar) 

KANSEROJEN KATKILAR

E102, E110, E123, E124, E131, E142, E210, E211, E213, E214, E215, E216, E217

Örneğin: Tüm  ketçaplarda, reçellerde, kolada, ve diğer birçok konservelerde

E211 (SODYUM BENZOAT) bulunmaktadır.

E123, E110 ABD, İngiltere, Fransa, Almanya, Rusya, Japonya ve daha birçok ülkede YASAKLANMIŞTIR. Fakat bu maddeler, ülkemizde renkli draje cukolatalarda kaymaklı bisküvilerde kullanılmaktadır. 

EN TEHLİKELİ KANSEROJEN KATKI:

E330 (Ne yazık ki birçok hazır gıdada kullanılmaktadır.)  

BAZI HAZIR GIDALARDA TESBİT EDİLEN KATKI MADDELERİ:

E330 - Gofretler, Bazı Meyvesuları (Özellikle kayısı), Bazı Hazır Domates Çorbaları, Tüm Teneke Konserve ve Turşular, Renkli-Renksiz Bazı Kola Türleri, Jöleli Şekerlemeler,Konserve Yaprak Sarma, Diğer Bazı Hazır Çorbalar, Bazı Nane Aromalı Şekerlemeler,

E250 - Tüm Sosis ve Salamlarda

E300 - Gazlı Portakal Aromalı İçecekler, Cinomel

E320 - Bazı Yumuşak Katkılı Çikolatalar, Bazı İşkembe Çorbaları

E223 - Bazı Kremalı Bisküviler, Bazı Karamelli Çikolatalar

E322 - ÜLKER Çokokrem 

TÜM KOLALI İÇECEKLERDE KULLANILAN KATKI MADDELERİNİN TESBİTİ İÇİN ANALIZ YAPILMASINA İZİN VERİLMEMİŞTİR (YAYINLARIMIZ DEVAM EDECEKTİR.) 

Bilgilerinize sunulur...

 

TÜRKİYE GREENPEACE Websitesi

ULUSLARARASI GREENPEACE Websitesi

Yeşil Barış Haraketi 2. Kısa Film Yarışması 2014

"Şartname" detayları ile "Başvuru Formu"  için yukarıdaki "link"i kullanın _____________________________________________________________

Tepebaşı köyünde başlattığımız

10. KIBRIS LALESİ FESTİVALİ

ile

Belapayıs'ta gerçekleştirdiğimiz

9. İPEK FESTİVALİ

Büyük bir başarıyla yaşama ve ülkemize kazandırılmıştır.

Artık "GELENEKSEL" olarak her yıl tekrarlanacak bu festivallere, sizlerin ilgi, katkı ve katılımlarınız sayesinde, önümüzdeki yıl yenileri eklenecektir.

______________________________________________________________________

Yeşil Barış Hareketi

DAYANIŞMA PİYANGOSU

Çekilişi 5 Kasım 2005 Cumartesi günü yapılan, "Yeşil Barış Hareketi Çevre Dayanışma Piyangosu"nda ikramiye kazananlara hediyelerinin dağıtılması tamamlanmıştır. Bu kampanyamıza verdiğiniz destek için sonsuz teşekkürler.

Afişi Büyük Olarak Göster

1. Proje, gönüllülerden oluşan grupların kıyılarda bilgi toplaması esasına dayandırılmıştır. Etkinlikler sivil toplum örgütleri, resmi örgütler, okullar, kulüpler, izci grupları, özel kurumlar, otellerdeki gönüllü turistler ve yerel yönetimlerin katılımları ile gerçekleşmiştir.
2. Gönüllüler; toplama, taşıma, ayırma, kaydetme, v.b. konularda işbölümü yaparak önemli bir işlev üstlenmişlerdir.
3. Proje kapsamında, 30 kıyıda temizlik kampanyası gerçekleştirilmiştir. Her kıyı belli aralıklarla; 7Ekim, 4 Kasım ve 23 Aralık tarihlerinde (elverişsiz hava koşulları nedeni ile 2 Aralıkta yapılması planlanan etkinlik ertelenmişti) olmak üzere üçer kez temizlenerek, kirlenme hızı ile kirlenme miktarı saptamaları yapılmıştır. Toplanan çöpler, türlerine göre ayrılmış ve derlenen bilgiler standart formattaki kartlara işlenmiştir.
4. Etkinliğe katılan gönüllülere, logolu tişört ve şapkalar dağıtılarak neşeli ve disiplinli gruplar oluşturulmuştur.
5. Gönüllülerin meşrubat ve yemek gereksinimleri Yeşil Barış Hareketi tarafından karşılanmıştır.
6. Ulaşım, özel araçların yanısıra, gönüllü taşımacılar tarfından sağlanmış ayrıca, duyurusu yapılan bazı noktalardan otobüsler kaldırılmıştır.

YAPILAN BU ÇALIŞMALAR SONUCUNDA
Deniz çevresine ait temel bilgi birikimlerinin oluşturulmasına önemli bir emek konulmuş.
Denize ve çevreye Çöp atılmasını önlemeye yönelik verilen uğraşlara bir nebze daha katkı sağlanmış.
El birliği ile 30 kıyımız temizlenmiştir.
ÇEVRE HEPİMİZİNDİR

_______________________________________________________________________________

SÜRDÜRÜLEBİLİR ÇEVRE PLATFORMU

BASIN BİLDİRİSİ

1 Şubat 2002

ÇEVRE KAYIPLARINI ÖNLEMEK İÇİN

DERHAL HAREKETE GEÇİLMELİDİR !...

                    . MEVCUT ÇEVRE YASALARI İŞLETİLMİYOR

                    . ESKİ YASALAR DERHAL GÜNCELLEŞTİRİLMELİDİR

                    . EKSİK YASALAR İVEDİLİKLE ÇIKARILMALIDIR

Orman Mühendisleri Odası, Ziraat Mühendisleri Odası, Yeşil Barış Hareketi, Kıbrıs Erozyonla Mücadele ve Ağaçlandırma Derneği, Kıbrıs Türk Biyologlar Doğayı Araştırma ve Koruma Derneği ile Kuşkor’dan oluşan Sürdürülebilir Çevre Platformu, çevre ile ilgili tüm resmi makamlarla görüşme talep etmiş ancak birkaç makamın dışında görüşmeler gerçekleştirilememiştir. Bu bağlamda yaptığı son değerlendirmeler ışığında yeni hedefler oluşturan Sürdürülebilir Çevre Platformu, Devletin, taşı ile toprağı ile tüm ülkenin korunmasından sorumlu olduğu, fakat bu konuya yeteri kadar hassasiyet göstermediği ve yükümlülüklerini gerektiği gibi yerine getirmediği saptamasını yaparak, bu doğrultuda daha aktif ve daha yoğun çalışmalar gerçekleştirmek üzere yeni atılımlar planlamıştır. Bu atılımları, bir basın toplantısı ile duyurmayı kararlaştıran platform olarak, tüm yetkilileri derhal harekete geçmeye çağırır, ülkemizin çevre açısından acil sorunlarını bir kez daha dile getirerek duyarlılık ve icraat talep ediyoruz.

Adalet mekanizmasının çevre açısından hiç iyi çalışmadığı ülkemizde her gün kaybolan çevremiz yasal dayanaktan, devlet güvencesinden yoksun ve savunmasız durumda her gün saldırılara uğramaktadır.

1.       Yargı: Yargı mekanizması yeniden yapılandırılarak adaleti gecktiren formaliteler ortadan kaldırılmalı ve güncelliğini yitiren yasalar yenilenmelidir.

2.       Erozyon: Toprağın korunması ve ülkemizin genel yararları doğrultusunda kullanılmasını sağlayacak yasal düzenlemeler yapılmalıdır. Çok meyilli devlet arazileri Orman Dairesi’ne tahsis edilmeli (Dere yatağı, orman ağaçları ile kaplı araziler, pınar çevreleri, gölet ve baraj çevreleri aşırı meyilli araziler).Toprak erozyonuna neden olmamak için çok meyilli arazilerde arsa açılmasına onay verilmemelidir. Her köyün civarına bir köy koruluğu tesis edilmesi için Kampanya düzenlenmesi köy yakıt sahalarının korunması sağlanmalı ve devamlılık prensibine göre işletilmesi sağlanmalıdır.

3.       Keçi Yasası: Dağlarda başıboş keçiler yeni dikilen fidanları yok etmeye devam etmektedir. Yeni ağaçlandırılan orman alanları ile vatandaşların özel olarak yetiştirdiği genç fidanları tehdit altında bulunduran başıboş keçi otlatmasına son verilmeli, Fasıl 66 “Keçiler Yasası” harfiyen uygulanmalıdır.

4.       Meyve Ağaçlarını Koruma Yasası: Zeytin, harup, hurma v.b. birçok asırlık ağaç, büyük ekonomik değerine rağmen sorumsuzca ve rahatlıkla kesilebilmektedir. Zeytin ve harup ağacı katliamının durdurulması için mevcut yasaları daha etkili kılınmalı, yeni maddeler ilave edilerek gereken yeni yasalar yapılmalıdır.

5.       Orman Yasası: Orman arazileri orman amaçları dışında kullandırılmakta, bu alanlar devletin bilgisi  dahilinde ve onayı ile betonlaştırılmaya devam edilmektedir. Orman suçu işleyenler ya cezasız kalmakta, ya da komik cezalarla salıverilmektedir. Orman arazileri konusunda çeşitli dönemlerde Dairenin veya Bakanlığın bilgisi olmadan ve Hukuk Dairesinin görüşü alınmadan yapılan uygulamalar ve çıkarılan Bakanlar Kurulu Kararları yasal sorunlar doğurmaktadır. Bu gibi uygulamaların derhal durdurulması ve bu konuda ihmali veya kastı görülenler hakkında gerekli yasal müeyyideler uygulanmalıdır. Orman arazilerinin başka amaçlarla kullanılmak üzere tapu ve kira yöntemi ile özel veya tüzel kişilere verilmesi Anayasa’mızın 159’uncu maddesine aykırı olup, bu tür uygulamalara son verilmelidir.

6.       Atıklar: Mevcut çöplükler disiplin altına alınmalı, yanlış ve çok zararlı olan yakma yöntemi artık terk edilmelidir. Yakıldığında ortaya çıkan yüzlerce zehirli gaz nedeni ile çevre ve insan sağlığını doğrudan tehdit eden çöplerin, ateşle imha edilmemesi konusunda her türlü önlem alınmalı, artık çağdaş çöp toplama yöntemlerine geçilerek, ivedilikle kurulacak bir çöp değerlendirme tesisi ile atıkların değerlendirilmesi yoluna gidilmelidir.

7.       Yeşil Alanlar: Giderek hava kirliliğinin tehlikeli sınırlara yaklaştığı kentlerimizde yeşil alan olarak belirlenmesine karşın atıl olarak duran ve çöplük haline gelen alanlar derhal ağaçlandırılmalıdır. Kentlerimizde yol boylarının ağaçlandırılması için de gerekli önlemler alınmalıdır.

8.       Kentlerde Çevre Kirliliği: Kentlerde yerleşim alanlarında toz ve ses kirliliğine neden olan kum ve çakıl depolarının şehir dışına çıkarılması sağlanmalıdır. Şehiriçi ve şehirlerarası yollarda bulunan ve büyük kirlilik yaratan tabelalar kaldırılmalı, yapılacak yasal düzenlemelerle, tabela uygulamalarına çevreyi bozmayacak bir disiplin getirilmelidir.

9.       Taş Ocakları: Beşparmak dağları üzerindeki kum ve çakıl ocakları, mevcut taş ocakları da dahil olmak üzere ciddi bir şekilde yeniden ele alınmalı, tüm ülkede bir değerlendirme yapılarak oluşturulacak planlara göre, gerekli olan asgari tesislerin çevreyi bozmayacak ve kirlilik yaratmayacak şekilde işletilmesi sağlanmalıdır.

10.    İmar Yasası: Ülke Fizik Planı hayata geçirilmediğinden, çarpık gelişmeler, kontrol edilemez boyutlarda başını almış gitmektedir. Denetim mekanizmaları çalıştırılmadığından, kaçak yapılaşma önü alınamaz bir yağma ve tahribata dönüşmüştür. Önemli tarım arazileri giderek yok olmaktadır. Zaten kaynaklarımızın çok kısıtlı olduğu adamızın daha fazla vakit kayıbına tahammülü kalmamıştır. Bu konuda önlem almada çok geç kalınmaktadır.

11.    Çevre Koruma Yasası: Mevcut yasalar hiçbir şekilde dikkate alınmamakta ve/veya yetersiz kalmakta, dağlar oyulmaya, çevre kirlenmeye ve doğal alanlar tecavüze uğramaya devam etmektedir. Çevreyi kirletenlere karşı yetkili ve sorumlu kuruluşlar kesinlikle kimseye hiçbir müsamaha göstermemeli, Belediye, Polis, Kaymakamlık ve Çevre Koruma Dairesi çevreyi kirletenlere karşı mevcut yasal müeyyideleri tereddütsüz uygulamalıdır. Çevrenin, doğal yaşamın ve ormanların korunması için daha etkin yasalar çıkarılmalı, mevcut yasalar günün koşullarına göre uyarlanmalıdır.

12.    Eski Eserler Yasası: Tarihi hazineler üzerinde inşaatlar durmadan devam etmekte, korunması gereken binalar yıkılmaya terk edilmektedir. Ülke çıkarları ve çağdaş duyarlılık bilinci, kişisel çıkarların önünde yer almalıdır.

13.    Milli Parklar’la ilgili kararlar: Karpazdan Yeşilırmak’a kadar, milli park ilan edilmiş hiçbir bölge korumaya alınamamıştır. Milli Parklar Yasası süratle ele alınıp çıkarılmalıdır. Hem ekonomik, hem kültürel açılardan toplumsal kalkınmamıza çok önemli katkıları olacağı hiç kuşkusuz olan bu olgunun artık değerlendirilerek hayata geçirilmesini istiyoruz.

15.    Trafik: Yeni yapılan yollarda, bilimsel uluslararası yol yapım kuralları ve prensipleri ihmal edilmekte, yeni ve daha büyük boyutlardaki kazalara davetiye çıkarılmaktadır. Hala daha sürücü eğitimi ve ehliyet alma mekanizması çağdaş bir hale getirilememekte, denetimler gerektiği kadar etkili ve adil bir biçimde uygulanamamaktadır. Kaldırımlar hala daha arabalar tarafından işgal edilmeye devam etmektedir.

16.    Kapalı yerlerde Sigara içme yasağı: Tüm umumi yerlerde içilmesi bir yana, Mahkemelerde, Devlet dairelerinde, Hastanelerde, Polis Genel Müdürlüğü ve tüm merkezlerinde de yasaya rağmen serbestçe içilmektedir.

Ve daha sıralanabilecek birçok yasa ve kararlar her gün çiğnenmektedir. Sürdürülebilir Çevre Platformu adına, devlet ve adalet mekanizmasının daha hassas çalıştırılması için tüm makamları göreve çağırır, artık dayanma gücü kalmayan çevremizi kurtarmak için, gerekli önlemleri ivedilikle almak üzere harekete geçmeye davet ediyoruz.

Saygılarımızla,

_____________________________________________________________________________________________

Yeşil Barış Hareketi "LEFKOŞA 2020" Sempozyumunda görüntülü bildiri sundu. Yapılan atelye çalışmasının sonuçları da bildirinin sonunda izleyicilere aktarıldı.

"ÇAĞDAŞ KENTTE YAŞAM KALİTESİ"      Atelye sonuçları:

YAŞAM KALİTESİNİ AZALTAN UNSURLAR                70 Fikir (%76.1)

YAŞAM KALİTESİNİ ARTIRAN UNSURLAR                 22 Fikir (%23.9)

YAŞAM KALİTESİ NASIL ARTIRILABİLİR                  40 Fikir

YAŞAM KALİTESİNİ AZALTAN UNSURLAR PUANLAMASI (İlk 5 Görüş)  
Aldığı Puan Oy Sayısı
1. Demografik ve kültürel kirlenme

45

10

2. Çarpık kentleşme ve çarpık mimari yapılaşma

27

8
3. Çevre kirliliği 26 7
4. Kaldırımlarda park ve/veya tamir edilen arabalar

15

3
5. Yeşil alan azlığı 12 5
Kentin sahipsiz oluşu 12 5

YAŞAM KALİTESİ NASIL ARTIRILABİLİR PUANLAMASI (İlk 5 Görüş)

Aldığı Puan Oy Sayısı
1. Çarpık kentleşmenin önlenmesi

34

9

2. Lefkoşa'ya sahip çıkacak bir sivil insiyatifin oluşması

29

7
3. Çevre eğitiminin küçük yaştan başlaması

27

9
4. Hava kirliliği yaratan araçların trafikten alıkonulmas 12 5
Çöp sorununa çözüm bulunmas 12 5
5. Güvenilir bir hastan

10

3
Kenti Kullananlarla Yönetenlerin BİLİNÇ-SAYGI-SAHİPLENME-PAYLAŞIM kavramları ile BÜTÜNLEŞECEĞİ-SÖZ SAHİBİ OLACAĞI bir kent hedeflenmelidir.